‘Molozlar daha fazla tehlike oluşturmasın’

Türk Tabipleri Birliği (TTB), 6 Şubat 2023’de meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerle ilgili Altıncı Ay Deprem Raporu’nu kamuoyuyla paylaştı. 1 Mayıs - 31 Temmuz tarihleri arasındaki sürece odaklan rapora göre, yıkım, moloz döküm ve ayrıştırma çalışmalarının kurallarına uygun yürütülmemesi nedeniyle kanserojen lif, asbest ve toksik tozların havaya karışma sorunu sona ermedi. Bu kapsamda ekolojik yaşam aktivistleri, molozların daha fazla tehlike oluşturmaması için acilen önlem alınmasını talep eden kampanyalarını change.org/afetatikyönetimi adresinde sürdürüyor. “Bu molozların ve diğer atıkların vadi tabanlarına, doğal sulak alanlara, nehir ve dere yataklarına, denizlere, ormanlara, tarım alanlarına, meralara ve kuş cenneti gibi alanlara dökülmemesi gerekiyor. Fakat ne yazık ki sulak alanlara, zeytinliklere, tarım alanlarına ve yaşam alanlarına yakın yerlere moloz döküldüğüne dair haberler geliyor. Bu nedenle afet yönetimi, atık yönetimini de içermeli! Deprem bölgesi ve deprem riski olan diğer iller için acilen afet atıkları yönetim planı yapılmalı,” çağrısında bulundu. ‘Yaşanan büyük afetin ardından bir de ikincil afet olmaması için, kampanyayı imzala ve paylaş!’ çağrısıyla kampanya change.org/afetatikyönetimi adresinde.

‘Toplu taşıma ücretleri düşürülsün, hem bütçemiz zorlanmasın hem iklim kazansın!’

İstanbul’da toplu taşımaya %50’den fazla zam gelmesinin ardından, change.org/TopluTasimaUcretleri adresinde imza kampanyası yürüten üniversite öğrencisi Pınar Vatansever, “Ekonomik kriz, öğrenci olan bizleri zaten olumsuz etkiliyor. Bir de yol ücretleri cebimizi yakmasın derken, toplu taşımaya yine %51,52 zam geldi. Zamlara göre, öğrenci 4,83 TL’den 7,32 TL'ye çıktı. Öğrenci abonman ücreti ise 140 liradan 212 liraya yükseldi. Oysa toplu taşımada fiyatları düşürmek, kampanya talebimizde de belirttiğimiz gibi İstanbul'daki hava kirliliği azaltır ve bireyleri kişisel araçlardan ziyade toplu taşımaya yönlendirerek belediyenin iklim krizi ile mücadelesini güçlendirir,” açıklamasında bulundu. Toplu taşımaya teşvik yapılmasının iklim kriziyle mücadeleye nasıl katkı sağlayacağını açıklayan kampanyacı, “İstanbul’da insanlar toplu taşımada günlük ortalama 68 dakikasını geçiriyor. Toplu taşıma bir kentin karbon salımını, hava ve gürültü kirliliğini düşürmede oldukça etkili. Toplu taşımayla yaptığımız altı kilometrelik bir yolculuk, 200 ile 400 gram arasında bir karbondioksit salımına yol açarken, özel araçla 1,4 kg CO2 salımına denk geliyor,” ifadelerini kullandı. ‘Toplu taşıma ücretleri düşürülsün, hem bütçemiz zorlanmasın hem iklim kazansın’ mesajını taşıyan kampanya change.org/TopluTasimaUcretleri adresinde.

‘Ordu Perşembe’de siyanürle altın çıkartılmasına izin verilmesin!’

‘Ordu Perşembe’de siyanürle altın çıkartılmasına izin verilmesin’ diyen Ferah Gürtepe, change.org/PerşembeSiyanürİstemiyor imza kampanyası başlattı. Bakır, kurşun, çinko, altın ve gümüş çıkartmak için yapılması planlanan maden ocağı projesine karşı çıkan kampanyacı, “Ülkemizin oksijen deposu yeraltı sularının kalbi olan Karadeniz ve fındık tarımının geleceği, siyanürlü zehirli maden arama şirketlerine bırakılamaz. Dünyada su, gıda ve iklim krizi varken bereketli topraklarımız altını ayrıştırmak adına maden işletmesi tarafından siyanürle zehirlenmesi kabul edilemez. Unutmayın! Dünyanın gündemi iklim değişiklikleri, kıtlık ve sudur. Eğer ülkemizdeki bu gidişata dur demezsek çok yakında bir yudum zehirli su içmek için birbirimizle savaşırız,” mesajlarını iletti. “İmzalarımız hem zehire karşı yapılan bir mücadele, hem de çocuklarımıza ve torunlarımıza bırakacağımız mirasımız,” diyen kampanya change.org/PerşembeSiyanürİstemiyor adresinde.

‘Türkiye yangın helikopterleri ve uçakları artırılsın, yangın algılama sistemleri kurulsun!’

Rüzgar Ege, change.org/YangınÖnlemleriAlınsın adresinde ‘Türkiye yangın helikopterleri ve uçakları artırılsın, yangın algılama sistemleri kurulsun’ başlıklı imza kampanyası başlattı. Kampanyacı, “Türkiye'de 2010-2020 arasında, 11 yılda toplam yanan alan miktarı 82 bin 278 hektarken sadece 2021’de 139 bin 500 hektar alan yandı. Bu astronomik miktarların önümüzdeki yıllarda daha da artması bekleniyor,” açıklamasında bulundu. Gerekli önlemlerin alınmadığını belirten kampanyacı, “İzmir Aliağa ilçesinde çıkan yangının yakınındaydım. Yangın evlere ramak kala sadece iki helikopter gönderildi. Bu iş böyle işlemez. Temmuz ayı boyunca üç kere dünya sıcaklık rekoru kırıldı. Deniz sıcaklıkları ve kirliliği, yoğun sera gazı salımı, termik santraller ve daha nicesi bunlara neden oluyor ve artık bu sıcaklıklar kaçınılmaz. Dolayısıyla yangınları kabullenip bunun için önlem almalıyız,” dedi. Var olan yangın uçak ve helikopterlerinin aktif kullanılmasını, daha verimli uçak ve helikopterlerinin satın alınıp envantere eklenmesini ve yeterli sayıya ulaşmasını, olası orman yangınlarının çıkabileceği yerlerin belirlenmesi ve bu bölgelerde hazırlıklı olunmasını, şehir ve yerleşim yerlerinin yakınındaki ormanlara akıllı yangın dedektörlerinin yerleştirilmesini, ormanlık alanlardaki köylerde daha fazla itfaiye kurulmasını ve halkın yangınlar ile ilgili bilinçlendirilmesini talep eden kampanya change.org/YangınÖnlemleriAlınsın adresinde